Skip to main content

İzledim gene bişiler (Gone Girl spoiler'ı içerir)

Gone girl. Psikopat kadının öcü. Öc almak ne kadar rahatlatabilir ki insanı diye düşünmedim değil. Empati yapmaya çalışıp kendimi adamın yerine koydum. Ben affleck bir karaktere bu kadar oturamazdı. pis soğuk kanlı yaratık. Ben; ilk gençlik çağlarımda "Aşık Shakespear" filminde kalbime girmeyi başarmış bir oyuncuysa da. Sonra sonra ne soğudum ya adamdan inanılmaz. Hele o Jlo ile birlikte olmaları,  o klip, alaaam iraanc. Düşünüyorum da 18 yaşlarımda karşılaşabileceğim ideal erkek görseli. O idi. Gel gelelim şimdiki zamana kariyeri iyi gidiyor görünüyor, bir aile de kurdular bizim kızla. Şimdi eski sevgilimden hallice duygular besliyorum ona :) Nerden girdik ki Ben ile duygusal ilişkime. Çıkayım ordan filme döneyim. O gün bu gündür pek bi gıcığım Ben'e. Sonra gel gelelim filmdeki karakteri de hak ediyor iyi bir dayağı kanımca. Ama sonu dayaktan kötü oluyor.

Rosamund'un büyük başarısı olarak görüyorum bu filmi. O hiç kıpırdamayan mimiksiz surat, gerektiğinde aksan değişme çabaları, mukemmel bir holivut yıldızı fiziği, bu filme çok şeyler katmış. Yani "karakteri", "olmuş" demek yerinde bir terim. 

Mükemmel kadının tanımının ve erkeklerin ne istediğinin ve aldatılmanın ve sevilmediğinin farkında olmanın, getirdiği tüm çapraşık duygular verilmişti filmde. 

"Cool girl" ün tanımı verilmişti. Kimdi ki bu cool girl. Adamlara diyesim geldi ve de Amy'ciğe; "yok olm ole kız. Nerdeee!!! ? Yok annem, yok bebişim, yok. Her kız oyleymiş gibi davranır ama içinde ne cevherler yatar bilemezsiniz. ".

Hepimiz bir yerde aynıyız. 

Not: Neler neler yazacaktım buralara ama kendi kendimi sansurledim. Belki alt metinlerimi açmam zamanı geldiğinde yazarım. Ama o zamanın ne zaman oldugu belirsiz. Hatbay.




Comments

Popular posts from this blog

Özlüyorum....

Bağımlılıklar. Bağımlılıklarımız..... Şart mı tüm zamanı bir şeylerin dedikodusunu, stalkunu, yaparak geçirmek? Şimdilerde öyle sanıyoruz. Kimin ne yaptığı fazlasıyla umurumuzda. Ne gerek var? Hiç mi hiç merak etmedim. Benim derdim bulamadığım çevre ilgiyi, oralarda aramaktı. Tamam. Ne kadar güzel. Herkes beğendi. Ohhh. E sonra? O da bir yerde yetersizleşti. İnsana ne yetti ki şu evrende. Sürekli ondan bir şeyler isteyen şımarıklar olduk. Ona bir güzellik vermeyerekten hem de. Yazarken kendime yabancılaştıgımı hissediyorum.... İşte bu ruhsal değişimlerin sebebi hep o. Ruhumuzu besleyeceğimize, içine çeken bir elametin ellerindeyiz. Kendimizi çekip almamamız için hiç bir neden yok.... Sevmesinler, bakmasınlar, beğenmesinler... Faydası ne? Oksijenin, suyun, hatta bilakis karbonhidratın, bağımlısı ol. Ye glutenini, ye wafflelarını... Ama bu bağımlılığın farkına var. Milyarlarca insanın olduğu gezegen-i aşkta lütfen kendini önemse ve karar ver. Bir güzel özlü sözle sonlan...

Bana Garip Gelmişti

Evet bana garip gelen bir olay bu. Evde yetiştirdiğim bitkilerden biri olan medinilla çok harikaydı. Pembe kocaman sarkan çiçekleri olan bu bitki. Yemyeşil yapraklarıyla gelen misafirleri büyülemişti. Yaz vakti gelince de balkona yerleştirdim onu. Sonrasında üzerinde pamukçuk gibi bir örtü oluşmaya başladı. İçeri aldım yıkadım ilaçladım ne yaptıysan o kumsu pamuksu böceklerden kurtulamadım. Evet çok garip bir yaratıktı bu. Beyaz bit gibi oval şekilli çok bacaklı. Böcekti işte. Bitkileri sarmasından korktum ve medinillayı yapraklarını keserek, çelikleme yöntemiyle çoğaltıp temizlemeye karar verdim. Kestiğim dalları yıkadım suya koydum asıl bitkiyi de ilaca bogup balkona yerleştirdim. Sadece iki dalı topraktan gözüken o eski halinden eser kalmamış bir bitkiydi artık. Kestiğim yapraklar da uzun süre sağlıklı bir şekilde suyun içinde köklenmeyi bekliyorlardı. Bir gün kontrollerim sırasında gördüklerim beni aşırı sinirlendirdi. O beyaz koca kafa bana yaprağın üzerinden bakıyordu. "...